20 Şubat 2015 Cuma

Neden, bay Anderson neden?

15 Kasım
Şükretmem gereken şeyler önümdeyken ben yine mutsuzum.Uzun süre sabrettiğim iki şeye sahip oldum.Nba 2k15’i hallettim Anıl sayesinde.Onca işinin gücünün arasında teamviewer’la bana yardımcı oldu.Bira sözüm burada RESERVED.
Basketbol ayakkabısı da aldım.Şu an en iyi kabul edilen modele sahip oldum.Hava çok kötü o yüzden henüz siftah yapma fırsatına nail olamadım.Ama rahatlığını ve tasarımını sevdim Hyperdunk’ın.Kobe 9 bulamadım ama hyperdunk da içime sindi.Ama ben buna rağmen eksik hissediyorum.Bencilce…
İnsan istediklerini ulaştıktan sonra da mutlu olmamak için yeni isteklere sarılıyor.Hiç bir zaman yeterli olmuyor yenisine göz dikiyor.Kendimi kötü hissediyorum.Yine dua ediyorum ama rahat hissetmiyorum.Doğum günümü acaba kutlayacak mı diye sadece onu düşünmüştüm.Sadece o kutlasa bana yeter gibi geliyordu.Sanki kutlamasa kafamdan atabilecekmişim gibi.
İlk kutlayanlardan biriydi hatta.Bazı kutlamasını beklediklerim yazmazken o kutladı, yine acaba ne yazdı diye salakça bir güldüm ve mesaja baktım.Almanca başlamıştı cümlesine. Google translate sağolsun bu kadar basit bir cümleyi bile anlaşılmaz kılabiliyordu ama anladım az çok.İçten ve samimi bir kutlamaydı. Yaş günü hediyesi olarak akülü araba alınmış çocuk gibi neşelendim.Onun yazması hediyeydi bana.Neşemi paylaştım ‘herkesi geçtim işte bunu bekliyordum iyi ki varsın’ dedim. ‘’Sen de iyi ki varsın’’ dedi.







Sonrasında da zaten arkadaşlarım yalnız bırakmadı ve kutladım doğum günümü sevdiklerimle.
                                                      At ağızlı bir bakış atmışım J




2 AY ÖNCE
Müzik ruhun gıdasıydı ve paylaşımlarımız bizi şaşırtacak ölçüde ortaktı.Zevkimiz yakındı.Zaten bu yüzdendir ki iş üstündeyken ilgimi çekmeyi başardı ve onla konuşmayı tercih etmiştim.Bundan sonraki haftalar, hatta şu an bile her hangi bir şey yerine tercih edeceğim yegane şey olacaktı…




Fight club'da bir diyalogtan alıntı yapmak gerekirse; ne zaman zalımların fotoğraflarını, mutlu aşık tablolarını görsem aklıma
"Sahip olamadığım bütün güzellikleri yok etmek istiyordum. Amazon yağmur ormanlarını yakmak istiyordum.Hiç bir zaman göremeyeceğim Fransa sahillerini kirletmek istiyordum''bir şeyleri yok etmek geçiyordu içimden.
FIGHT CLUB / Chuck Palahniuck
Bu çok insani bir tepkiydi.Kıskançlık, haset, senin sahip olamadığın mutluluğa başkasının nail olması.Halbuki benle görüşmesinden önce
''tamam bağımı kestim ama umarım mutlu olur.'' diyordum.Bu sevgi miydi?Sadece senle mutlu olmasını istiyorsun; bencilce.
Denklem şöyle : Mutlu olmasını istiyorsun ama senle olacaksa,
senle olmayacaksa hayatını sikeyim.İnsanının hakikaten sahip olmaya dayalı bencilce bir sevgi anlayışı var.
Tam tersi de aşırı enayice ama; benle mutlu olamayacaksa başkasıyla olsun ve mutlu olsun.
Adamı sevgi kelebekleri siker arkadaşlar olmaz böyle bir anlayış biraz kendinize gelin amk!
 Tamam sakinim :)
Bizim aşktan anladığımız şey aslında ne kadar menfaatlere dayalı değil mi?Yoksa ben götümden mi uyduruyorum.
Onu kendinden çok düşünüyorsun          (evet   (hayır
O mutlu olacaksa senle olmasa da olur    (evet    (hayır

''evet''ler çoğunluktaysa cidden iyi birisiniz.Veyahut hayatınızı kendinizi gözünüz kapalı güvendiğiniz kişiye teslim etmeye hazırsınız.
Dolayısıyla ne kadar güzel olursa olsun bu güven riskleri ve sikilme ihtimalinizi güçlendiriyor.







3 ay öncesinde olmayı beklemediğim bir noktadayım.Yine yalnızım.Kuduz köpek kadar yalnız.Arkadaşlarım var, ailem var, şükredebileceğim binlerce şey var, şükrediyorum da ama bu kesinlikle yetmiyor.Yaşamayı sevmediğinizi düşündüğünüz anlar vardır.Ha işte tam o noktadayım.Dizi, film izleyerek hayatımı heba etme aşamasındayım.Eskisi kadar olmasa da bir şeyler okuyorum.Bugün uzun zamandır üzerine uğraşmadığım Spiderman resmini bitirdim.Güzel olduğunu düşünüyorum.Beni abisi olarak görmek isteyen bir genç için yapmıştım.Görürsem vermeyi düşünüyorum.
Selini tanımamla yeniden şükretmeye ve iyi biri olmaya çabalamaya karar vermiştim.Arkadaşlarımı güldürecek capsler yapıyor, çevremdekilere olduğumdan iyi davranıyordum.Ya şimdi? Dilaranın beni yıktığı,  Seda gibi bir dostun olmadığı daha boktan bir durumdayım. Bir de üstüne babam sürekli çalışmam yönünde dürtüyor beni.Bodrumda yaşıyor olsa da hayatıma müdahale etmeyi ihmal etmiyor.Babamı seviyorum ama ben ondan hiçbir zaman yeterince ilgi görmedim.Onla çok zaman paylaşmadık.Kafa olarak ışık yılı uzağız.Bunda benim de çabasız olmamın payı büyüktür.
Özlüyorum ya.Neyi özlediğimden de emin değilim.Öylesine konuşmaya başladığım, tanımadığım halde eklediğim biri.Beni aniden sevmiş olması sebepsizce.900 km. Kendimde sevilecek bir yön göremiyorum.Gururumu o kadar zorladılar ki nasıl biri beni sevebilir inanmakta güçlük çektim.Flört ederken bile sorardım ‘’beni neden seviyorsun, benim sevilecek bir yanım yok; gözlerinde hata olmasın?’’ . Ayrıldıktan sonra bile bana karşı hislerinin değişmediğini söylediğinde ne yalan söyleyeyim şaşırdım.Öngöremiyorum.Tekrar yazar mı ? Durumumuz farklı olur mu, hep bir ihtimali kovalıyorum. Saçma salak annemin haberi olmadan Mersine gitmek için bahane yaratıyorum.Arkadaşlarımın bile muhabbetine konu oldu.Bizim mahallenin girişinde ve Ümraniyede Mersin Günleri , tur gibi bir şey varmış ve bana gösterdiler.Ayrıldığı gün bile düşündüm bu güzel gidebilme ihtimali bulunan şeyi düzeltmek için gitmeli miyim? Ya şimdi Mersine gitsem, okulunu bulsam,onunla karşılaşsam ne olur.Koşarak boynuma mı atlar? Sarılır mı? Ağlar mı? Hiç yaşayamadığım anları yaşar mıyız orada!?  İyi ve mutlu bir insan olma ihtimalini kazandırdı bana. Bununla yetinmeli ve onun istediği gibi unutmalı mıyım onu? 



Madem bana karşı hislerin ilk günkü gibi neden  neden, bay Anderson neden?Neden, neden bunu yapıyorsun? Neden ayağa kalkıyorsun?Neden dövüşmeye devam ediyorsun?
Fedakarlık yapıyor gibi görünüyor ama aslında biz olma ihtimalini cezalandırıyorsun.Ben, biz olma ihtimaliyle bile yaşardım uzakta da olsan…
Başta sorduğum , danıştığım herkes belki de teselli olsun diye ‘’onun aradığı başkaymış’’ demek ki dedi.Ben bunu konumlandıramıyorum.Benim şu anda dahi 1 Aralık saat 03:23de bile özlediğim, kafamda imgesi olan kişi.Bizzat göremediğim halde sevmek istediğim.Birlikte olmayı hayal ettiğim. Onun için daha iyi biri olmayı istediğim kişi…

Fonda Murat Kekilli Ver bana düşlerimi çalar…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder